
"iZbe istediği için var olur, var olduğu için üretmeyi ve yartamayı seçer."

Manifesto
Günümüze değin birçok farklı kültür, alt kültür ve karşı kültür tanımı yapan kişiler ve okullar olmuştur ancak iZbe’yi en derinden vuran ve onun kendi felsefesi ile bağdaşan, kültüre ait bir bakış açısı vardır: Raymond Williams’ın deyimiyle "kültür sıradandır." “Williams’a göre kültür... gündelik hayat pratiklerinde gizlidir." . “ (syf 9, Türkiye’de Punk Alt Kültürü ve Muhalefet İlişkisi, Ece Nur Alparslan)
iZbe ilhamını gündelik hayat pratiğinden alır, sıradanlıktan, bu sıradanlık içerisindeki kreativiteden, bizzat insanlardan ve onların üretimlerinden. Yani iZbe gücünü “sahne”lerde yani lokal üretimlerde bulur. iZbe, İstanbul’un izbe sokaklarından doğmuş gayet sıradan, kuir bir insanın ve çeşitli kollabraitflerin buluştuğu bir nokta olarak doğmuş; şimdi ise kendi olabilen, şavaş veren, çabalayan, üreten, yaşayan ve en önemlisi “direnen” bir komünite olmak için ilerlemektedir.
iZbe, ne kapsamlı bir kültür sanat blogu ne de bu alanlarda bir bilirkişidir, böyle genel
ve büyük bir sorumluluğu üstlenmez. iZbe şu an bir kişinin ilerde kim bilir kaç kişinin sıradan yaşamlarından kesitleri içeren, dayanışmayla ve paylaşımlarla daha da büyüyen kolektif ve kar gütmeyen bir yaratma ve paylaşma alanıdır. iZbe istediği için var olur, var olduğu için üretmeyi ve yaratmayı seçer.
iZbe gatekeeping'e karşı çoğunlukla açık çağrı temelli projeler üretir fakat yukarıda bahsedildiği gibi nesnel bir göz olma sorumluluğunu asla üstlenmez bu yüzden projelerinde, açık çağrı ile gelen sanatçı/tasarımcı/müzisyen/ fotoğrafçı vb. kişilerin yanı sıra bireysel olarak projede olmasının tabiri caizse
“manyak” olacağına inandığı kişilere de teklif götürür.


